Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep Ak parti 6. İl Kongresi’nde; Gaziantep’e ikinci bir devlet üniversitesi kuracakları müjdesini verdi. Gaziantep’e ikinci devlet üniversitesi kurulacağı iddiaları çoktandır kulaktan kulağa dolaşıyordu. Hatta bu üniversitenin Ortadoğu’ya hitap eden bir üniversite olacak deniliyordu. Bu üniversitenin kuruluşuna Suudi Arabistan ve Kuveyt’in destek vereceği dillendiriliyordu. Daha öteye gideyim FETÖ damgası yiyen Zirve Üniversitesi, 15 Temmuz hain darbe kalkışmasından çok önce bu projenin kilometre taşı olacaktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17-25 Aralık kumpaslarından sonra bu konuda hali teşriki mesai verdi. Bugün tutuklu bulunan Cahit Nakıboğlu’na o tarihlerde “Zirve’yi devlete devredin” diye, az dil dökmedi… Cahit Nakıboğlu, bugün aynı cezaevinde birlikte yattığı oğlu Taner’i bu konuda bir türlü ikna edemedi. Taner Nakıboğlu,” Nuh dedi peygamber demedi.” 15 Temmuz hain darbe kalkışmasıyla birlikte FETÖ’nün üniversitesi olduğu tescil olan Zirve Üniversitesi kapatıldı. Kampus ve o modern binaları Gaziantep Üniversitesi’ne devredildi. Maalesef ki maalesef yapmanın zor, yıkmanın bir o kadar kolay olan bir dünyada yaşıyoruz. Ehil olmayan kişilerin yönettiği Gaziantep Üniversitesi, devredilen Zirve Üniversitesi’ni tarih ettiler. Rektörün fikri neyse zikrinin de o olduğu lanet bir süreç yaşadık. Zirve Üniversitesi’yle Gaziantep Üniversitesi’ni iki kat büyütme şansı maalesef kozmik oda ve poligon saçmalıklarıyla heba edildi. Üzülerek ifade edeyim ki; Mirasyedi yönetim anlayışı 2 yılı har vurup harman savurdu… Selef Yavuz Coşkun göreve geldiğinde fakülte sayısını ikiye, öğrenci sayısını 10’a katlamıştı. Halefi, Yavuz Coşkun’un mirasını yiyor. Ali Gür, Coşkun’un rüyasında bile göremeyeceği çok daha büyük bir fırsatı kucağında bulmasına rağmen maalesef, bu altın değerinde fırsatı değerlendiremedi. Tek bir yeni fakülte dahi açamadı. Bu da yetmezmiş gibi Zirve Üniversitesi’nin halihazırdaki fakültelerine kilit vuruldu. Pekala iyi bir lobiyle Gaziantep Üniversitesi, en az iki Gaziantep Üniversitesi büyüklüğüne ulaşabilirdi. Bugün gelinen nokta maalesef Yavuz Coşkun’un bıraktığı noktadan çok daha geriye düştü… Başarı ivmesi aşağıya döndü… İlmin değil öfkenin ve intikamın kol gezdiği Gaziantep Üniversitesi’nden; çok değerli bilim insanı ,gözleri nemli nemli, başka başka üniversitelere kaçmak zorunda kaldılar. Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi huyu var. Nihayet akamete uğrayan Gaziantep Üniversitesi’ne geçte olsa neşter vuruldu. Devredilen Zirve Üniversitesi yeniden devlet üniversitesi olarak hayata geçiriliyor. Gel de buna sevinme! Gaziantep, hem yeni bir devlet üniversitesine kavuşacak hem de milli bir servet kurtarılacak… Aman boş ver… geriye bakma, önüne bak diyebilirsiniz. Siyasiler ve bu memleketin ekabiri boş verse de görmezden gelse de ben boş veremiyorum… İçim sızlıyor. Hiç mübalağa etmeden söylüyorum; kahroluyorum… Ne desek boş… Devletim çok hörmetli böyük böyükleri daha iyi bilir. *** Gaziantep’te ikinci devlet üniversitesi kuruluyor. Şimdi buna yoğunlaşalım. Peki bu üniversite, nasıl bir üniversite olmalı? Gaziantep’in jeopolitik ve sanayi altyapısına baktığımız da tüm kapılar teknik üniversiteye çıkıyor. Evet evet! Gaziantep’te kurulacak üniversite, teknik üniversite olmalı… Gaziantep Üniversitesi’nin altyapısı da buradan gelmiyor muydu? ODTÜ’ye bağlıyken burada mühendislik fakülteleri yok muydu? Yine öyle olmalı… Hatta eskiye göre bu daha elzem… Burası bir sanayi şehri… Yılda 7 milyar dolar ihracat yapan bir şehir… Bu sanayi şehrine mühendiste lazım… ara elemanda lazım… Ve burası Ortadoğu’ya açılan kapı… Etrafımız keskin barut kokarken, yarın Irak gibi Suriye’de yeniden imar edilirken… Türkiye’ye tüm bu kapıları açacak yegane kapı, yine Gaziantep olacaktır. Sürekli neyin altını çizip duruyoruz… Katma değeri yüksek mal üretmeliyiz demiyor muyuz? Güney Kore’nin sadece bir konteyner ile elde ettiği geliri, bizim onlarca tır halı satarak et et, nereye kadar? Bu nedenle; Gaziantep’te sanayide yaşanacak değişim ve dönüşümünün adresi, bu kurulacak teknik üniversite olacaktır. Öyle dostlar alışverişte görsün diye sanayi-üniversite işbirliğiyle değil… Bu üniversite, Gaziantep sanayisinin vizyonu olacak… Bu üniversite, sanayicilere yeni ufuklar açacak… Bu üniversite, başta Irak ve Suriye olmak üzere Ortadoğu’ya hizmet verecek bir üniversite olacak… Tüm bunları alt alta, üst üste toplasan, çarpsan, bölsen, çıkarsan tüm sağlamaları teknik üniversite çıkıyor. Teknik Üniversite’ye sadece Gaziantep’in değil Ortadoğu’nun da ihtiyacı var. Gaziantep’te bir İTÜ, bir ODTÜ modeli bir teknik üniversite neden olmasın? Olması da elzem. Sevgili dostum Ali Babat’ın dile getirdiği teknik üniversite çağrısına bu nedenle yürekten destek veriyorum