USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Toz, toprak yıllarca halının altına süpürüldü...

25-01-2018

Önceki gün yaşananlar hepimizin malumu...

Tüm ülke bununla çalkalanıyor zaten...

Olaylar ‘durulduktan’ ve artık daha soğukkanlı yorumlar yapılmaya başlandıktan sonra ortada en somut görünen hususlardan birisi, polisin zaafiyeti oldu...

Provokatif başlık atan Afrika’yı protesto eylemi az daha linçe dönüyordu.

Gazeteye taş, pet şişe, ilaç şişesi ve yumurta fırlatıldı, gazetenin tabelası indirildi, parçalandı, üzerinde tepinildi, gazetenin camları, binadaki eşyalar kırılıp döküldü, dahası balkona tırmanarak içeriye girilmek istendi.

Olay yerinde görevlendirilen ve sayıları eylemcilere oranla çok düşük olan polis ise yaşananlara adeta seyirci kaldı.

Eylemin şiddetinden rahatsız olan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da aynı eylemden nasibini aldı.

Akıncı, eylemciler tarafından yuhalandı ve dinlenmedi. Dakikalar ilerledikçe şiddeti artan eylem Meclis önüne kaydı.

Kalabalıktan iki kişi ise kısa sürede Meclis'in çatısına çıktı ve oradan aşağıya bayrak salladı.

Olaylar sonrasında ise tek konuşulan konu polisin zafiyeti oldu.

***

2016 yılının Aralık ayında Başbakanlık binası önünde sendikaların gerçekleştirdiği eylemde Başbakanlık bahçe duvarları ve kapısının eylemciler tarafından kırıldığı dikkat çekmiş, demokratik talepli bir eylem kontrol edilemez bir şiddet olayına dönüşmüş, durumu görüntüleyen Kıbrıs Postası muhabirinin ise görüntü alması, işini yapması bir sendika başkanı tarafından engellenmişti.

Amacından sapan bir eylem ve kontrolden çıkan şiddet dürtüsünün veya yönlendirmesinin varacağı kati sonuçlardan birisinin bu eylem olduğu, yaşananların vandallık olarak nitelenebileceği yönünde yaptığımız yayınların yanı sıra, daha o tarihten itibaren polis güçlerinin hem ekipman hem eğitim, hem de sayı itibariyle yetersizlik arz ettiği uyarısında bulunmuştuk.

Başta Kıbrıs Postası olmak üzere duyarlı kesimlerce yapılan uyarılar ve yayınlar ise ne yazık ki dikkate alınmadı.

Ülkede polis güçlerinin toplumsal olaylara müdahalede yetersiz kaldığı, gerek teknik donanım gerekse fiziki insan kuvveti ve sayısı açısından bu sorunlar giderilmediği takdirde ülkede otorite ve caydırıcılığın eksik olmasından dolayı kaosun hakim olacağı ve kişilerin, grupların veya zümrelerin taleplerini şiddet içeren yöntemlerle dile getirme alışkanlığının yerleşeceği yönündeki tüm ikazlarımız sadece bir ‘yayın’ olmaktan öteye gidemedi...

***

Bu aşamadan sonra polisin yetersiz olup olmadığı değil, ne kadar yetersiz olduğu tartışılmalıdır. Olayda sorumluluğu bulunan herkes elini taşın altına koyarak ülkede kolluk kuvvetlerinin gücünün eksik kaldığı noktada kişi ve grupların kendi haklarını kendileri elde etme veya ‘kendi adaletlerini sağlama’ gibi yollara tevessül edebileceklerinden hareketle bu tip ve belki de daha da fena neticelere gebe olabilecek olayların önlenebilmesi adına derhal polis teşkilatı güçlendirilmeli, eksiklikleri giderilmeli ve yeterli/yetkin hale getirilmelidir.

Aksi, devamlı büyüyen bir kaos olacaktır.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR