USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Spor

Formula 1 haberi: ABD GPsinde dikkat çeken konular

Formula 1 dünyasının en önemli isimlerinden biri olan Fırat Keskin, Formula 1 – ABD GP’sinde dikkat çeken konular yazısıyla birlikte sizlerle.

Formula 1 haberi: ABD GPsinde dikkat çeken konular
30-10-2021 19:46
Google News

ABD GP’si, seyretmesi çok zevkli olduğu kadar bazı soruları da beraberinde getirdi. Bu hafta yarış olmamasını fırsat bilerek biraz kıyıda köşede kalmış konulara yoğunlaşmak istedim.

Alpine

Konulardan ilki Alpine’in durumu.

Alpine çok iyi bir araba olmasına rağmen motor gücü isteyen pistlerde zorlanıyor. Bunun nedeni, pek çok defa ifade ettiğim gibi motorun zayıf olması. Yeni Renault CEO’su Luca de Meo, sezon başlarken pek çok stratejik karar aldı. Renault takımının adını değiştirdi ve Alpine yaptı. Alpine markasını yeniden canlandırma stratejisinin bir parçası olan bu hamleyi pek çok yenilik izledi.

Luca de Meo, Alpine’e yeni bir CEO atadı. Bu değişimi Formula 1 takımında yeni yapılanma takip etti. Formula 1 takımına yeni patron, yeni teknik direktör gibi pek çok yenilik havai fişek coşkusuyla gerçekleşti.

Takımın kendi içindeki büyük değişim yetmezmiş gibi Formula 1’de de pek çok organizasyon değişikliği gerçekleşti. Bütçe sınırı, yeni aerodinamik kurallar gibi pek çok değişim dalgasında biraz nefessiz kalan Alpine takımı çok stratejik bir karar aldı. Motor güncellemesini önümüzdeki seneye bıraktılar.

Yani Alpine takımı, 2021 sezonu için yeni bir motor geliştirmek yerine eski motoru optimize etmeyi seçti. Gelişimi, motorun mimarisinde bazı değişikliklerle sınırlandırdılar. Bütün rakiplerinin küçük de olsa ileri doğru adımlar attığı bir sezonda hiçbir gelişim kaydedemeyen Renault motoru güç anlamında geride kaldı. Bunun eksikliğini güç gerektiren pistlerde hissediyorlar.

Tüm bu olumsuzluklara ABD’deki yarışta dayanıklılık problemleri de eklendi gibi görünmüştü. Ancak Alpine takımının ABD’de her iki araçla da yarış dışı kalmasının nedeninin mekanik arızalar olmadığı ortaya çıktı. Pistin aşırı dalgalı olması nedeniyle Alonso’nun arka kanadı kırılmıştı. Ayrıca Alpine takımı, yarış sırasında puan alamayacağını anladığı noktada pilotlarını yarıştan çekmişti. Böylece motorlardaki kilometreyi düşük tutmayı hedeflemişler.

Mantıklı bir neden.

Alpine ile ilgili son bir bilgi daha ileteyim. Davide Brivio’nun, kendisine verilen sözler tutulmadığı için takımdan ayrılmak istediği konuşuluyor. Brivio’ya takımın patronu olma sözü verildiği ama yapılmadığı için ayrılacağı söyleniyor. Brivio, sevdiğim bir isim. Umarım bir orta yol bulunur.

Ferrari’nin güç ünitesi

Ferrari, Alpine gibi bu sezona yepyeni motorla başlamayan ikinci takımdı. Sezon başındaki testlerde mühendislerin telemetri verilerine dayanarak yaptıkları yorumlarda Ferrari’nin motorunun geçen seneye göre iyi durumda olduğu konuşuluyordu. Ancak lider grupla farkın çok olduğu da eklenmişti.

Son hız verilerinin zaman zaman iyi görünmesinin nedeninin, esneyen arka kanat olduğu daha sonradan ortaya çıktı.

Motorun zayıf olmasının nedeni Alpine ile benzerdi. Ferrari elektrik depolama ve aktarma organlarındaki bazı güncellemeleri sezon başına yetiştirememişti. Aynı şekilde içten yanmalı motor da geçen seneki versiyondu.

Rusya’da elektrik kapsamındaki güncellemelerin geliştirme çalışmaları tamamlandı ve arabalara takıldı. Rusya’da ve Türkiye’de güncellemelerin etkisi konusunda biraz çekimser kaldım. Çünkü Rusya’da Leclerc sık sık trafikte kalmıştı. Ayrıca Türkiye’de hava yağışlı olduğu için gerçek gelişimi tam göremedik.

Ama ABD’deki her iki düzlükteki mücadelelerde Ferrari’nin gelişimi ortaya çıktı. Özellikle arka düzlükte, Bottas’ın hava koridoru ve DRS katkısına rağmen Sainz’ı geçememesi olumluydu. Binotto farkı şöyle açıkladı: “Burada maksimum yere basma kuvveti yönünde ayar yaptık. Buna rağmen düzlüklerdeki hızımız çok iyiydi. Eskiden bu ayarlara cesaret bile edemezdik. Çünkü öyle yaptığımızda düzlüklerde aşırı yavaş kalıyorduk.”

Bu gelişim çok önemli. Ayrıca devamı da gelecek. İçten yanmalı motorda da önemli bir geliştirme çalışması yapılıyor. FIA’nın geçen sezonun sonunda motorların minimum ağırlığını 5 kilogram artırdığını, bu durumun da Ferrari’nin isteğiyle gerçekleştiğini pek çok kere yazmıştım. Ferrari özellikle silindir kapağının dayanıksızlığı nedeniyle içten yanmalı motordan maksimumu alamıyor.

Mevcut kapak, üst performans modlarında silindirlerde oluşan kuvvetlere dayanmakta zorlanıyordu. Bu nedenle silindir açıları ve özellikle de silindir kapağı yeniden tasarlandı. Silindir kapağı yeni ve daha ağır bir malzemeyle tasarlanarak dayanımı artırıldı. Ferrari mühendisleri asıl güç artışını bu kapsamda bekliyor. Bu doğrultuda turbonun ve ara soğutucunun da değiştirilebileceğini tahmin edebiliriz.

Yeni motorun bu sezon geleceği söyleniyordu ama sanırım ertelendi. Çünkü içten yanmalı motorla ilgili şu anda bir sessizlik var. En azından ben yeni bir haber duymadım.

Mercedes’in arka süspansiyonu

Yarıştan önceki hafta uzun uzun Mercedes’in arka süspansiyonu tartışıldı. Düzlüklerde, belli bir yükten sonra arkaya yatarak sürüklenmeyi (hava direnci) azaltan süspansiyon sisteminin legal olup olmadığı konuları tartışıldı.

Legal olduğunu pek çok takım patronu açıklarken Binotto konuyu biraz daha açtı. Binotto, “Bu süspansiyonlar yıllardır pek çok takım gibi bizim tasarımımızın da önemli bir parçası. Red Bull’un buna neden itiraz ettiğini anlamadım.” dedi.

Gerçekten de ABD hafta sonunda Red Bull yöneticilerinin konuya itirazı sonucu FIA yetkilileri Mercedes’in aracını inceledi. İncelemeler sonucunda Red Bull’un itirazı reddedildi.

Fakat yine de konuyu teknik anlamda biraz açalım istiyorum. Kendi adıma ilk başta, bu konunun süspansiyonların daha yumuşak ayarlanmasıyla ilgili olduğunu düşünmüştüm. Ancak bundan fazlası varmış.

Bir Formula 1 arabasında yere basma kuvvetinin %55’ini difüzör üretir. Arabanın önünden altına giren hava, arka taraftaki difüzör bölgesinden çıkarken arka tarafta bir yere basma kuvveti üretir. Arabalar yere çok yaklaştırıldığında hava arabanın altından akamayarak arkasına ulaşamıyor. Bu, önemli bir yere basma kuvveti kaybı anlamına geliyor. Fakat aynı zamanda da sürüklenmenin azalmasını sağlıyor. Yani düzlüklerde arabanın rüzgâr direnci azalıyor. Böylece daha yüksek düzlük hızları mümkün oluyor. Araçların çizgisel hızlarda, yani düzlükte giderken yere basma kuvvetine ihtiyaçları çok az. Bunu da zaten arabanın diğer aerodinamik unsurları karşılıyor.

Bir Formula 1 arabasının düzlüklerde ne kadar az yere basma kuvvetine ihtiyacı olduğunu Christian Horner birkaç ay önce açıklamıştı. Monza öncesi Horner, “Aslında tabanın ürettiği yere basma kuvveti Monza için yeterli. Yani arka kanada ihtiyacımız yok. Ama kurallarda arka kanat zorunluluğu olduğu için takıyoruz.” demişti.

Uzun lafın kısası; Mercedes, düzlüklerde yere basma kuvvetine ihtiyaç olmadığında arabanın arka süspansiyonlarını alçaltıyor. Bu sayede belki yere basma kuvvetini kaybediyorlar ama sürüklenmeyi azalttıkları için çok yüksek düzlük hızlarına ulaşıyorlar. Yani Mercedes’in son zamanlardaki yüksek düzlük hızlarının motorda yapılan bir değişiklikle ilgisi yok.

Öte yandan bu güncellemenin ABD’de neden işe yaramadığı konusunda da bazı çıkarımlar yapabiliriz. ABD’deki pist kırıcı olduğu için her takım, aracını normalden biraz daha yüksek ayarlamak zorunda kaldı. Mercedes aracını yüksek ayarladığı için arka süspansiyonları istedikleri gibi yere yaklaştıramadılar ve bunun sonucunda da düzlüklerde beklenen kazanımı elde edemediler.

Böylece burada da bir neden-sonuç ilişkisi bulmuş olduk. Şimdilik yazıyı burada bitiriyorum. Haftaya Meksika’ya hazırlık yazısı yazacağım.

Fırat KESKİN

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP EDİN...
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
ANKET TÜMÜ
Gaziantep'te hangi belediyeyi daha başarılı buluyorsunuz?