"Şimdi Gaziantep'e gelme zamanı" diyoruz, güzel... Turizm bacasız sanayi diyoruz, güzel... Gelen her turist, bu kentin tanınması, üzerindeki olumsuz algıyı temizlemesi için fırsat diyoruz, güzel... Özellikle küçük esnafa ciddi bir gelir diyoruz, güzel... Bu kadar güzellik içinde, gelin, turizm anlamında gördüğümüz yanlışlıkları yazalım, çuvaldızı kendimize, iğneyi başkasına batırıp, bazı acı gerçeklerle yüzleşelim... Yani, çirkinliklere değinelim... Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in, bu kente turist çekmek için neler yaptığına bizzat şahidim... Türkiye'nin bir çok yerinde Gaziantep'e davet ilanları var. Önemli mecralarda Gaziantep hep ön planda. "Gidilip, görülmesi gereken yerler" arasında gösteriliyor. Tabi bunlar kolay olmuyor, hepsi lobi işi... Allah var, kentin turistik mekanlarına gittiğimizde, esnafın son bir kaç yıla göre turizmde mutlu olduğunu görüyoruz. Elbette 5-6 yıl önceki gibi değil ama, kıpırdanma olduğunu gözlerimizle görüyoruz, esnafın halinden de anlıyoruz... Ramazan Ayı'nı geride bıraktık. İbadet, rabbimize daha yakın olma, fakirin halinden anlama, dua ve oruç... Hepsini yaşadık... Yaşadığımız yer Gaziantep olunca, Ramazan'a özel yeme-içme ayrıcalığını da... İftardı, teravihti derken, sahura kadar hayatın durmadığı Kalealtı-Buğday Arasası arasındaki keyfi yaşamayan olmamıştır herhalde. Kaleatı'nda ciğer kebabını yiyip, Tahmis'te kahve içerek sahuru karşılamak, hepsi çok güzel... Bu kente turist çekmek, turizm pastasını artırmak için bunlar yapılırken, turizm magandaları diyeceğim insanlar bir çuval inciri berbat etmek için her şeyi yapıyorlar… Tahmis'te otururken dikkatimi çekti. İçerisi, dışarısı turist dolu, bir kaç maganda altlarında eski model araçlar, son ses müzikte egzozu patlatarak kendilerince şov yapıyor, herkesi rahatsız ediyor. Öyle bir ses ki, zannedersin yakınlarda bomba patladı... Yani, tam magandalık... Bir kaç kez olsa iyi, 10-15 dakikada dönüp dolaşıp geliyorlar... Tabi, kimse bir şey de diyemiyor, diyen olsa kavga çıkartırlar... Kahve içip kafa dinlemeye yerine, yüksek ses ve egzoz patlaması ile kafa şişmesi... O turist bir daha gelir mi Gaziantep'e? Siz olsanız gelir misiniz? Sözüm Gaziantep emniyetine... Ramazan'da bu kentin en fazla turist çeken bölgesinde, bir tane resmi polis göremedim. Sivil elbette vardır ama, caydırıcı olması için bir tane polis olmaz mı? O magandalar, bir tur attıktan sonra, biraz ileride bir ekip tarafından durdurulsa, en ağır para cezasını yese, bir daha yapmaya cesaret edebilirler mi? Bu şehirde düğün-nişan konvoylarında gürültülere, magandalığa isyan ederken, sıra turistleri rahatsız etme boyutuna geldiyse, sözün bittiği yerdeyiz. Nerede trafik ekipleri, nerede polis? Gaziantep Emniyet Müdürü Erhan Gülveren'e sesleniyorum... Lütfen bir akşam tedbili kıyafetle gidin, Buğday Arasası'ndaki mekanlardan birinde oturun. Magandalığı gözlerinizle görün... Fatma Şahin'in başkanlığında birileri bacasız sanayi için bedenlerini taşın altına koyarken, bir kaç kendini bilmez magandanın buna engel olma çabalarına ne olur seyirci kalınmasın...