14-03-2016 16:54
Şahin, Avusturya’nın başkenti Viyana’daki Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi’nde düzenlenen 59. Narkotik Uyuşturucu Komisyonu Toplantısı’na katıldı. Şahin, toplantı arasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Ankara’daki terör saldırısı nedeniyle "çok üzgün" olduğunu söyledi. Toplantı için Viyana’ya gelirken yolda Ankara’daki patlamayı duyduğunu belirten Şahin, "Yolda Ankara’daki patlamayı duyduğumuz zaman içimiz yandı, canımız yandı, yüreğimiz yandı. İnsan canını yok eden anlayışı lanetliyorum, kınıyorum. Derin üzüntü içerisindeyim" dedi.
Dünyanın adalete, barışa, huzura ve mutluluğa ihtiyacı olduğunu vurgulayan Şahin, "Maalesef modern dünya teknolojiyi yakalıyor, kişi başına gelir artıyor ama huzuru ve mutluluğu yakalayamıyor. Masum insanların öldüğü, öldürüldüğü bir dünyada geleceğe ümitle bakmaktan hakikaten çok büyük endişe içerisindeyiz" diye konuştu.
Avrupa’daki terör ile farklı coğrafya ve ülkelerdeki terör olaylarına karşı farklı yaklaşım gösterilmesine tepki gösteren Şahin, BM bünyesinde söz sahibi ülkelerin bile terörle mücadelede "ortak tanım" konusunda anlaşamadığını kaydetti.
Şahin, "Benim teröristim iyidir, senin teröristin kötüdür" anlayışının son bulmasını istedi. Şahin, birinin "terörist" dediğine öbürünün "özgürlük savaşçısı" dediği ve masumların öldüğü bir dünyanın kabul edilemez olduğunu söyledi.
![’"](’/files/uploads/f971afc0-ea9c-443a-83b1-72987b08b4a6.jpg")
Uyuşturucu ve terörle mücadelede en önemli şeyin finansal kaynak olduğunu belirten Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Teröre bu silahlar nasıl gidiyor, nasıl satılıyor? Bu işin finansal boyutunu kimler destekliyor? Timsah gözyaşları dökerek başsağlığı dilekleri yaparak bu dünyaya huzur ve barış gelmeyecek. Herkesin samimi bir şekilde kendi ülkesi ve düzenini hesaba çekmesi ve bizim yaşadığımız acıları çocuklarımızın yaşamaması için önce samimi olması gerekir. O yüzden bütün dünyaya soruyorum: Daha kaç masumun ölmesi, kaç gencin yok olması gerekiyor?"
Şahin, terörün kazananı olmayan bir savaş olduğunu ve buna izin verenlerin ilerde kendi kazdıkları kuyuya düşeceklerini ifade etti.
Ankara’daki terör saldırısında Gaziantepli Ozancan Akkuş’un yaşamını yitirdiğini söyleyen Şahin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çocuk kolay yetişmiyor. Ben iki çocuk annesiyim. Ankara Fen Lisesi’ne dereceyle gelen bir çocuk. Bütün diğer çocuklardan kendini farklı yetiştiren bir çocuk. ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliğini dereceyle kazanan bir çocuk. Geleceğin belki de Einstein’i, Arşimed’i olacaktı. Bu beyinler yok olup gidiyor. Geride acılı aileler kalıyor."
Dünyanın adalete, barışa, huzura ve mutluluğa ihtiyacı olduğunu vurgulayan Şahin, "Maalesef modern dünya teknolojiyi yakalıyor, kişi başına gelir artıyor ama huzuru ve mutluluğu yakalayamıyor. Masum insanların öldüğü, öldürüldüğü bir dünyada geleceğe ümitle bakmaktan hakikaten çok büyük endişe içerisindeyiz" diye konuştu.
Avrupa’daki terör ile farklı coğrafya ve ülkelerdeki terör olaylarına karşı farklı yaklaşım gösterilmesine tepki gösteren Şahin, BM bünyesinde söz sahibi ülkelerin bile terörle mücadelede "ortak tanım" konusunda anlaşamadığını kaydetti.
Şahin, "Benim teröristim iyidir, senin teröristin kötüdür" anlayışının son bulmasını istedi. Şahin, birinin "terörist" dediğine öbürünün "özgürlük savaşçısı" dediği ve masumların öldüğü bir dünyanın kabul edilemez olduğunu söyledi.
Uyuşturucu ve terörle mücadelede en önemli şeyin finansal kaynak olduğunu belirten Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Teröre bu silahlar nasıl gidiyor, nasıl satılıyor? Bu işin finansal boyutunu kimler destekliyor? Timsah gözyaşları dökerek başsağlığı dilekleri yaparak bu dünyaya huzur ve barış gelmeyecek. Herkesin samimi bir şekilde kendi ülkesi ve düzenini hesaba çekmesi ve bizim yaşadığımız acıları çocuklarımızın yaşamaması için önce samimi olması gerekir. O yüzden bütün dünyaya soruyorum: Daha kaç masumun ölmesi, kaç gencin yok olması gerekiyor?"
Şahin, terörün kazananı olmayan bir savaş olduğunu ve buna izin verenlerin ilerde kendi kazdıkları kuyuya düşeceklerini ifade etti.
Ankara’daki terör saldırısında Gaziantepli Ozancan Akkuş’un yaşamını yitirdiğini söyleyen Şahin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çocuk kolay yetişmiyor. Ben iki çocuk annesiyim. Ankara Fen Lisesi’ne dereceyle gelen bir çocuk. Bütün diğer çocuklardan kendini farklı yetiştiren bir çocuk. ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliğini dereceyle kazanan bir çocuk. Geleceğin belki de Einstein’i, Arşimed’i olacaktı. Bu beyinler yok olup gidiyor. Geride acılı aileler kalıyor."
