Greater London
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, yaptığı açıklamada, "masadaki anlaşmanın İngiltere için yeteri kadar iyi olmadığını" bildirdi.
Brüksel'le bir ticaret anlaşmasına varılması için çalışmaya devam edeceğini vurgulayan Johnson, ancak bugün kabine üyelerinden olası bir anlaşmasız ayrılık için gerekli hazırlıkları yapmalarını istediğini vurguladı.
Johnson, müzakerelerde "inanılmaz derecede esnek" davrandıklarını, ancak sorun olmaya devam eden adil rekabetin sağlanması, ticari anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği ve balıkçılık konularında kendilerine teklif edilenlerin yeterli olmadığını kaydetti.
Her türlü konuda ilerleme sağlamak için çok uğraştıklarını söyleyen Johnson, "Çok açık olmamız gerekiyor. Artık AB'nin Kanada'yla olan ilişkisinden ziyade AB-Avustralya ilişkisine benzer bir çözüme varmamız, güçlü bir olasılık." dedi.
Johnson'ın AB-Avustralya ilişkisi diye ifade ettiği durum, büyük oranda anlaşmasız ayrılık anlamına geliyor. AB ve Avustralya arasındaki ticari ilişkiler, AB ve Kanada arasındaki ticaretin aksine kısıtlı sayıdaki ürün hariç Dünya Ticaret Örgütü kurallarına göre işliyor.
Johnson, tıkanıklığı aşabilmek için 9 Aralık'ta Brüksel'de AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından yapığı açıklamada, müzakerelerin "kesin bir karar" alınması için pazar gününe kadar devam edeceğini ancak hala "çok büyük görüş ayrılıkları" bulunduğu belirtmişti.
Brexit süreci
İngiltere, Galler, Kuzey İrlanda ve İskoçya'dan oluşan Birleşik Krallık'ta, Haziran 2016'da yapılan AB referandumunda yüzde 48'e karşı yüzde 52 ile Brexit kararı alınmıştı.
AB'den resmen 31 Ocak'ta ayrılan İngiltere, Birlik ile başta ticaret olmak üzere ikili ilişkiler konusunda kapsamlı müzakereler yürütüyor.
AB ile İngiltere arasındaki müzakerelerde "adil rekabetin sağlanması", "ticari anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği" ve "balıkçılık" gibi sorunlu konular yer alıyor.
Anlaşmaya varılamaması halinde iki taraf arasındaki ticari ilişkiler, 31 Aralık sonrasında Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına göre yapılacak.
Bu tarihe kadar olan geçiş süreci boyunca İngiltere, AB kurallarına bağlı kalmayı sürdürüyor.
