Mehmetçik Belediye Başkanı Cemil Sarıçizmeli facebook üzerinden partili meslektaşı Geçitkale Belediye Başkanı Hasan Öztaş’ı işaretleyerek bir video hazırlayıp yayınladı.
Anladığımız kadarıyla Öztaş, Sarıçizmeli’nin “Benim” dediği ama aslında belediyenin malı olan bir araçla hava atmış, o da onun foyasını ortaya çıkarmış.
Sarıçizmeli espri yaptığını sanıyor ama ben baktığımda “kavgada bile söylenmeyecek” imalar ve yakıştırmalar gördüm.
Gerçi beni ilgilendirmez, isteyen istediğine “yalan söylüyorsun” iması da yapabilir, dileyen dilediğine “Mesarya faresi” diyebilir.
Hiç umurumda değil.
Ama bunu kamuya açık bir ortamda yaptıkları anda bunun birden haber değeri olur çünkü ikisi de kamuya mal olmuş, seçilmiş Belediye Başkanlarıdırlar.
Üzerine çıkıp da eğlendikleri araç da halkın malıdır.
Uslupları ile ilgili diyeceğim yok. Herkesin üslupsuzluğu kendine.
Ama elleri öpülesi Mesarya Kadınları inisiyatifi, “Tabii espri sosyal medyada olmalı! Bu üslup örnek alınır unutmayalım, yakışmadı, hoş olmadı” diye bir yorum yapmış haberimizin altına. Onlar söyledi ben değil.
Şaka yapma şekilleri de beni ilgilendirmez. Karşılıklı olarak bu şakaları kaldırıyorlarsa ve sosyal medyada yapılan yorumlardaki gibi Hasan Öztaş kendisine herkesin görüp duyabileceği şekilde “yerden bitme Mesarya faresi” denmesini içine sindirebiliyorsa, bizim ne diyeceğimiz olabilir ki.
Kıbrıs Postası bu videoyu haber yaptı.
Yaptı çünkü, bir belediye Başkanı, diğer belediye başkanına hitaben bir video kaydediyor ve bunun yayınlıyorsa haber değeri vardır. Hele hele, içinde hakaret içeren sözler de varsa. Hele hele iki belediye Başkanı aynı partiye mensupsa. Hele hele “Mesarya faresi, yerden bitme, işe de yat” gibi ifadeler bulunuyorsa kesinlikle haberdir.
Şimdi “Sosyal Medya Sövüşgenleri” partili ya da bölgeli belediye başkanlarının yayınladığı video ile yenilen haltın kendilerine sıkıntı olacağını anladıklarından, bu videoyu haber yapan Kıbrıs Postası’nı hedef aldılar haliyle.
Aynı klasik muhabbetler.
“Bunlar da gazeteci mi?” ile “Bu da haber mi?” tadındaki sosyal medya yorumları ile Kıbrıs Postası’nda dibine kadar gazeteci olan ve bu mesleği binbir zorlukla severek ve bilerek yapan arkadaşlarım ile benim kredibilitemizi sorgulatmak istiyorlar.
Yok efendim iki belediye Başkanının arasını açmak istiyormuşuz da başaramayacakmışız, yok mizah anlayışımız gelişmemiş ve bir sürü daha abuk subuk bizi aşağılamaya çalışan yorum.
Halbuki biz hiçbir zaman bir kamyonun üzerine çıkıp bir başka meslektaşımıza “işe de yat” demedik, onlara bir tür fare yakıştırması yapmadık ya da boyları ile ilgili hakaretamiz ifadeler kullanmadık. Yapmadığımız gibi bunu sosyal medyada yaymadık.
Sövme sayma tabii ki gırla.
Haberin altına yorum yapan “Sosyal Medya Sövüşgenleri” eminim, “Bu Sarıçizmeli ne halt etti böyle?. Bizi rezil etti. Ama biz Kıbrıs Postası’na saldırırsak en azından hasarı azaltırız” dürtüsüyle klavyenin başına oturdular.
Ayıptır söylemesi meslekteki 26’ncı yılımdayım. Bu 26 yıl içerisinde aynen bu “Sosyal Medya Sövüşgenleri” gibi çok kahraman, yazdıklarım işlerine gelmediği anda bana mesleğin inceliklerini öğretmeye kalkıştıklarını gördüm. O yüzden bu gibi işler bana ve arkadaşlarıma sökmez. Boşuna uğraşmayın.
Ha enerjiniz varsa. Savunmak amacıyla gazetecilere hakaret ettiğiniz Belediye Başkanı ya da diğer kamuya mal olmuş insanlarınıza, sosyal medyayı kullanma kursuna gitmelerini salık verin. Ama sakın siz bu eğitimi vermeyin. Sosyal medyayı çirkefe çevirdiniz zaten.
