Kadınların büyük çoğunluğu hayatının bir döneminde jinekolojik enfeksiyonlarla tanışıyor. Ancak asıl tehlike, bu durumun "nasıl olsa geçer" denilerek ihmal edilmesiyle başlıyor. Yılda 4 ve üzeri tekrarlayan enfeksiyonlar, iş hayatından sosyal yaşama kadar her alanı kabusa çevirebiliyor.
Tablo Korkutucu: Her 3 Kadından 1’i Risk Altında!
İstatistikler, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Kadınların en az 3’te 1’i hayatının bir döneminde vajinal enfeksiyonla karşılaşıyor.
-
Yetişkin kadınların %75’inden fazlası vajinal mantar enfeksiyonu geçiriyor.
-
Her 100 kadından 5’inde bakteriyel vajinozis görülüyor.
Vajinanın doğal savunma mekanizması olan "Lactobacillus" bakterileri azaldığında, savunma duvarı çöküyor ve enfeksiyon kaçınılmaz hale geliyor. Özellikle hamilelik dönemindeki kadınlar, değişen hormon dengeleri nedeniyle en büyük risk grubunu oluşturuyor.
İşte Enfeksiyona Davetiye Çıkaran 8 Hata
Halk arasında "vajinit" olarak bilinen bu rahatsızlık, sadece hijyen eksikliğinden değil, günlük hayatta yaptığımız masum görünen hatalardan da kaynaklanıyor. Op. Dr. Ecem Eren, dikkat edilmesi gereken 8 temel nedeni şöyle sıralıyor:
-
Sentetik İç Çamaşırı ve Dar Kıyafetler: Vücudun nefes almasını engelleyen dar pantolonlar bakteriler için bir numaralı üreme alanı.
-
Vajinal Duş ve Sabunla Temizlik: "Daha temiz olsun" diye yapılan bu işlem, yararlı bakterileri öldürerek florayı bozuyor.
-
Kontrolsüz Antibiyotik Kullanımı: Gereksiz antibiyotik, vücudun doğal dengesini altüst ediyor.
-
Bağışıklık Sisteminin Zayıflaması: Stres ve yorgunluk direnci düşürüyor.
-
Kontrolsüz Diyabet: Kan şekerindeki dengesizlik mantar enfeksiyonlarını tetikliyor.
-
Hormonal Değişiklikler: Doğum kontrol hapları ve menopoz süreci riski artırıyor.
-
Korunmasız Cinsel İlişki.
-
Vajinal Kuruluk.
"Eski Reçete" Tuzağına Düşmeyin!
Enfeksiyon belirtileri başladığında pek çok kadının yaptığı en büyük hata: "Geçen seferki ilacı kullanayım geçer."
Dr. Eren bu konuda net uyarılarda bulunuyor: "Eczaneden rastgele ilaç almak veya eski reçeteyi kullanmak, sorunu geçici olarak bastırır ancak tedavi etmez. Bu durum, enfeksiyonun bağışıklık kazanmasına ve kronikleşmesine neden olarak tedaviyi çok daha zor bir hale getirir."
Tedavide Yeni Dönem: Lazer ve Probiyotik Desteği
Artık tekrarlayan inatçı enfeksiyonlarda sadece krem veya fitil tedavisi yeterli görülmüyor. Tıpta bütüncül yaklaşımlar ön plana çıkıyor:
Flora Analizi ve Probiyotik Aşılaması: Kaybolan yararlı bakterileri (laktobasil) yerine koymak için özel probiyotik kürleri uygulanıyor.
Lazer Teknolojisi (Fraksiyonel CO₂): Özellikle menopoz sonrası kuruluk ve sık enfeksiyon yaşayanlarda, vajinal dokuyu yenileyen lazer tedavileri enfeksiyon riskini kırıyor.
Baskılama Tedavisi: Sık tekrar eden mantar vakalarında haftalık veya aylık düşük doz ilaçlarla koruma kalkanı oluşturuluyor.
Bağışıklık Güçlendirme: D vitamini, çinko takviyeleri ve stres yönetimi tedavinin olmazsa olmaz bir parçası haline geliyor.
