Gaziantep’te 3 yıl önce İl Göç İdaresi’nde çalıştığı işinden hukuksuz bir şekilde çıkarılan üyeleri için basın açıklamasında bulunan Tüm-İş Genel Başkanı Mahmut Şahin, “Gaziantep İl Göç İdaresinde çalışan arkadaşımız haksız ve anlamsız bir gerekçeyle işten çıkarılıyor. Daha sonra doğal olarak mahkemeye başvuruyor. 2020 yılının Ocak ayında işten çıkarılan işçi kardeşimiz 2022 yılının Nisan ayında İstinaf Mahkemesi’nin verdiği karar ile haklı bulunuyor ve işine iadesi isteniyor. Fakat 2022 yılının Nisan ayında iade kararının alınmasına rağmen siyasiler tarafından seçime kadar oyalanan işçi kardeşimiz seçimden bir gün önce parası yatırılarak ilişkisi kesiliyor. İşçiler birilerinin ekmeğiyle oynayacağı bir oyuncak değildir. Bu işçi kardeşimiz 2012 yılından beri bu kurumda çalışıyor. Daha sonra bu kurumun personel sayısı bir nedenden dolayı şişirilmiş. Bu kurumun yöneticileri daha sonra “Fazlalık var” diyerek işçiyi işten çıkaramaz. Fazlalık varsa işçi almayacaksın. Sen bir idareciysen öngörün olacak. Bu işçimiz 2012 yılından beri burada çalışıyor. Şişkinlik varsa neden 2018 yılında alınan işçiyi değil de 2012 yılında alına işçiyi çıkarıyorsun” ifadelerini kullandı.  Bu adaletsizliklerin başta devlet kurumları olmak üzere herkese zarar vereceğini söyleyen Şahin, “Eğer millet kendi emanetini düzgün idare edemeyen kamu kurumlarına ters düşerse bunun altından kimse kalkamaz. Biz buraya bu adaletsizliği hatırlatmaya geldik. Buna benzer bir mahkeme kararı Şanlıurfa’da da verilmiş. Şanlıurfa’daki Vali, “İşe geri alacaksınız” demiş. Burada kanunlar farklı mı işliyor. Gaziantep, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına tabi değil mi. İnsanların ekmeğiyle neden oynanıyor. Bu arkadaşımız gibi birçok kişi keyfi olarak işinden edilmiş. Mahkeme, “Yanlış yapmışsın, çıkartamazsın” diyor. Bunlar tekrar işe almıyor. Bu şehrin yöneticileri bu ülkenin kanunlarına tabidir. Bu işçilerin tekrar işe alınması gerekiyor” diye konuştu.    Şahin, yaşanan sıkıntıların özel sektörde de gerçekleştiğini fakat bir kamu kurumunda da aynı sıkıntıyı yaşamanın adalete olan güveni zedelediğini dile getirerek, “Bu kurumlar buraları idare edenlerin babasının çiftliği değil. Bu kurumların hepsi milletin malı. Buradakiler milleti temsilen burayı idare ediyorlar. Bu ülke eğer Anayasa’da yazdığına göre hukuk devletiyse mahkemelerin verdiği kararlar özeli de kamuyu da bağlar. Özel sektöre örnek olması için kamunun öncelikle kendi çıkardığı kanuna kendi uymalıdır. Hukuku öncelemişsek, hukuku bağımsız kılmışsak, hukukun verdiği karara herkesin boynu kıldan inceyse buradaki kamu kurumunun da hukuk kurallarına uyması gerekiyor” şeklinde konuştu.

HABERİ SİTEDEN OKU...