Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından, Hatay'ın Defne ve Samandağ ilçelerinde 6.4 ve 5.8, Malatya'da 5.6 büyüklüğünde üç deprem daha meydana geldi. “Asrın felaketi” olarak nitelendirilen depremlerin ardından 11 ilde büyük yıkım meydana gelirken, 41 binin üzerinde can kaybı olduğu açıklandı. Enkazdan sağ olarak çıkarılan binlerce yaralı ise hastanelerde tedavi altına alındı. Deprem bölgesindeki binlerce bina yıkıldı ya da ağır hasarlı hale geldi.
Yıkılan binalardaki ihmal tespit edilebilir
Yıkılan ya da ağır hasar gören binalarda ihmal durumunun, deprem bölgesinde uzmanlar eşliğinde yargı görevlileri tarafından tutanak altına alındığını kaydeden Avukat Cem Duman, “Deprem sonucu enkaz halinde olan binalarda delil tespiti yapılarak ihmalkârlık olup olmadığı; alanında uzman bilirkişiler, mühendisler eşliğinde yargı mensupları tarafından incelenir. İhmal durumu enkazlar kaldırılmadan önce binalardan beton, demir, kolon, kiriş numunelerinin alınması; gerek enkaz gerekse hasarlı binaların mümkünse kolonların demir yapısını gösterir biçimde fotoğraflanması, videoya alınması yapılacak delil tespiti ile belirlenebilir. Bu tespitler enkazlardan, kolonlardan, demirlerden ve diğer yapı parçalarından numune alınarak tutanak altına alınır” diye konuştu.
“İhmali bulunan kişilerin cezai sorumluluğu farklılaşabilir”
İhmal tespit edilmesi halinde cezai sorumluluğun kişi ve neticeye göre değişebileceğini söyleyen Duman, “Yapım ve denetimde sorumluluğu bulunan kişilerin cezai sorumluluk suçu; gerçekleştiren kişiye, meydan gelen neticeye göre farklılaşabilmektedir. Müteahhit, mühendis, yapıyı denetleyenler, yapım ve kullanım belgesi veren yetkililer, belediye, bakanlık yetkilileri sorumluluğu doğacak kişilerdir. Meydana gelen neticeye göre ise ölüm ve yaralanma durumunda cezai sorumluluk farklılaşabilir” ifadelerini kullandı.
