Istanbul
Dünya ikinciliği bulunan, geçen yıl Avrupa Oyunları'nda altın madalya kazanan 26 yaşındaki Slovenya asıllı milli judocu Mikail Özerler, kariyeri, Türk vatandaşlığına geçerek ay-yıldızlı forma altında yarışmaya başlaması ve hedefleriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Kariyerine Slovenya'da başlayan Mikail Özerler, judoda imkanların yetersiz olması nedeniyle ülkesinde istediği başarıları yakalayamadığını belirtti.
Hedeflerine ulaşabilmek için radikal bir karar alarak ülke değiştirmeye karar verdiğini aktaran milli judocu, Türkiye'nin teklifini kabul etmesiyle ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Slovenya'da süreç benim için sıkıntılıydı. Olimpiyat şampiyonu olmak istiyordum ancak bunun için imkanlar yeterli değildi. Kendi kategorimde partnerim yoktu. Arayışlara girdim. 2017 Avrupa Şampiyonası'na çok iyi hazırlanmama rağmen derece elde edemedim. Antrenörlerle anlaşamadım. Aynı yıl Dünya Şampiyonası'nda ikinci oldum. Daha sonra Türkiye'den teklif geldi. Ben de isabetli bir karar vererek 2018'de Türkiye'yi seçtim."
Türk vatandaşı olduktan sonra yaşanan süreç hakkında görüşlerini dile getiren Mikail Özerler, "Burada ilk 2 yıl çok zor geçti. Türkiye, Slovenya'ya göre çok büyük bir ülke. Türkçe konuşamıyordum, antrenörüm de İngilizce bilmiyordu. Milli takımda arkadaşlarımla her zaman Türkçe konuşmaya çalıştım. Türkçemi geliştirmek için çaba sarf ettim. Nitekim geçen sene Avrupa Oyunları'nda şampiyonluk yaşadım. Türkiye'yi tercih ederek çok doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum. Türkiye'yi seviyorum. Burada olduğum için çok mutluyum." diye konuştu.
"Judoya oyun oynamak ve kendimi savunmak için başladım"
Türk vatandaşı olduktan sonra Mikail Özerler adını alan Mihael Zgank, 7 yaşında spor salonunda izlediği antrenmanda savunmaya yönelik hareketlerin dikkatini çektiğini ve bunun üzerine judoya merak sardığını söyledi.
Judoyu denemeye karar verdiği dönemde yaşadığı şehirde çok iyi bir antrenör olduğunu duyduğunu aktaran Mikail Özerler, "Arkadaşlarım, bu antrenörün efsane ve olimpiyat madalyası kazandıracak kalitede olduğunu söyledi. Judoya başlamam için ısrar ettiler. Aslında judoya ilk başlarda oyun oynamak ve kendimi savunmak için başladım. Ciddi değildim. Şu an ise judo benim hayatım. Benim için bir aşk. Bu sporu çok seviyorum. Judo yaptığım için çok mutluyum." şeklinde görüş belirtti.
Beş yıl futbol oynamasına rağmen judoyu tercih etmesi hakkında da konuşan ay-yıldızlı sporcu, "Futbolu da çok seviyorum. Yaşadığım şehirde iyi bir futbol takımı yoktu. Çok fazla koşuyordum ve mücadele ediyordum ancak takımda diğer arkadaşlarım bunu yapmayınca mutsuz oluyordum. Bireysel bir spor olduğu için judoyu seçtim. Müsabakalarda sporcuların birbirlerine duyduğu saygıyı gördükten sonra judoya daha fazla bağlandım." değerlendirmesinde bulundu.
"En büyük hedefim olimpiyat şampiyonluğu"
İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübünün sporcusu Mikail Özerler, en büyük hedefinin ay-yıldızlı formayla olimpiyatlarda altın madalya kazanmak olduğunu aktardı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle antrenmanlara ve turnuvalara ara verilen süreci iyi değerlendirdiğinin altını çizen 26 yaşındaki milli judocu, "Ameliyat oldum. Slovenya'da antrenmanlarıma devam ettim. Judo dışında bisiklet sürdüm, dağa çıktım ve tırmanış yaptım. 2020 Tokyo Olimpiyatları'na ciddi bir şekilde hazırlanıyorum. En büyük hedefim olimpiyat şampiyonluğu. Olimpiyat şampiyonu olmak istiyorum." ifadelerini kullandı.