Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, dün Diyarbakır’da düzenlenen basın açıklamasında “Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak kayyım uygulamasına kesin bir biçimde karşı olduğumuzu ifade ediyoruz" ifadelerini kullandı.
CHP’li İbrahim Kaboğlu, Levent Gök ve Sezgin Tanrıkulu, Millet İttifakı’nın temsilcileri ile Diyarbakır’da bir araya geldi. Burada konuşan Tanrıkulu, 6 siyasi partiyi bağlayan ortak politikalar metninde kayyım uygulamasının olmadığını ifade ederek, “28 Mayıs’ta bu düzeni değiştirmek istiyoruz. Bu ortak politikalar metninde de sonuçta kayyım uygulamasına son verileceği yazılıdır. Ayrıca dün kamuoyuna açıklanan protokolde de çok açık bir biçimde, kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmadan hiçbir seçilmişin görevden alınmayacağına dair bir düzenleme var.” dedi.
Kayyım tartışmalarıyla Yeşil Sol Partili seçmenlerin kafasında soru işareti yaratılmaya çalışıldığını ifade eden Tanrıkulu, “Özellikle Erdoğan’a yakın medya, bu konuyu öne çıkartarak Yeşil Sol Partili seçmenlerin kafasında soru işareti yaratmaya çalışıyor. Kürt seçmenler, politik derinliği olan seçmenlerdir. Dolayısıyla pazar günü sandığa gitmenin ne anlama geldiğini herkesten çok iyi bilmektedir.” diye konuştu.
‘KILIÇDAROĞLU’NUN SÖZLERİ ESAS’Öte yandan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da dün yaptığı açıklamada, “Ümit Özdağ’ın ırkçı ve faşist söylemlerine asla takılmıyoruz. Bizim için esas olan Sayın Kılıçdaroğlu’nun topluma vermiş olduğu sözlerdir, daha önce yapmış olduğu açıklamalardır. Özdağ son günlerde ırkçı, faşist söylemleri çok yaygın bir şekilde kullanıyor. Kürt halkına düşmanlığı bir kez daha ortaya koyuyor. Kürt halkı üzerinden bazı oyunları oynamaya çalışıyor ama biz bu oyunlara asla ve asla gelmeyeceğiz” dedi.
KÜRTLERİN TALEBİ ÖZ YÖNETİMMİŞAyrıca, Yeşil Sol Parti Milletvekili Cengiz Çandar’ın da PKK’nın yayın organı Medya Haber’deki sözleri ortaya çıktı. Kürtlerin kendi kendini yönetme hakları olduğunu savunan Çandar şunları söyledi:
"Türkiye'deki Kürtlerin önemli bir bölümünün kendilerini bağlı ve ait hissettikleri siyasi hareketin Suriye'deki yansımasıyla, Suriye'nin içinde bir öz yönetim oluşması, Kürt sorunu sadece Türkiye için hak hukuk meselesi olmanın ötesine çıkararak güvenlik askeri politika dış politika bir sürü alanlara yayıyor. Kürtlerin de oy vereceği ve hepimizin seçilmesini istediğimiz Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile HDP'nin eş genel başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar aralarında görüştükten sonra bir mutabakat ortaya koydular. Meclis çatısı altında çözülsün diye. Dolayısıyla yeni bir Melis'in oluşumu ve cumhurbaşkanının değişmesi, Türkiye'yi felakete doğru götüren tek adam, başkanlık sisteminden parlamenter sistemin yeninden inşasına yönelik bir demokratikleşme döneminin başlayabileceği umudunun oluşması, çok geniş kesimlerde de aynı şekilde, Kürt sorununun çözüm sürecine giriyor muyuz acaba sorusunu beraberinde getirdi ve aynı zamanda isteğini yarattı."