2014-2015 eğitim öğretim döneminin bitmesiyle birlikte milyonlarca öğrenci karne alarak yaz tatiline başlıyor. Yaşanabilecek tatsız olayların önüne geçmek için uyarıda bulunan uzmanlar, anne ve babaları daha dikkatli olmaya çağırarak, çocukların başarısının karnedeki notlarla ölçülmesinin yanlış olduğunu ifade ediyor. Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Gaziantep Kolej Vakfı Özel Okulları Rehberlik Servisi Uzmanları İpek Kundak, Sibel Çolak Işık, Bilge Bozgeyik Kılıç, Derya Atila, Fatma Okuyucu ve Serpil Göçeroğlu, “Bugün çocuklarınıza her zamankinden daha temkinli yaklaşın ve sakın ola, karnesinde göreceğiniz zayıf notlardan dolayı ona baskı ve şiddet uygulamayın. Karnede eğer bir başarısızlık varsa bu dünyanın sonu değildir. Karnesinde zayıfı olan çocuğunuza bu gün her zamankinden daha çok sevgi ve şefkat göstererek çocuğunuzla birlikte rehber öğretmenlerle bir araya gelerek nedenlerini araştırın, bulacağınız bu nedenlerin çözümünü yine eğitim kurumlarıyla ve rehber öğretmenlerle çözme yoluna gidin. Bugün karnesinde zayıf olan öğrencilerin anne ve baba baskısı korkusu yaşayacağını unutmayın. Baskı ve şiddet yerine, sorunların tespiti ve çözümü gelecek dönemlerdeki başarının arttırılmasına kaynak oluşturacaktır. Bir çocuğun karnesindeki zayıf notlar onun o derslerde başarısız olduğu anlamına gelmez, bunun temelinde çocuğun çalışma ortamı, aile çevresi, okul çevresi, derse olan ilgisi ve sistemden kaynaklanan gözden kaçmış farklı sorunlar olabilir. Çocuklarınızı bu anlamda karneleriyle yargılamayın. Sorunları bulmak ve çözüm odaklı çaba göstermek daha doğru olacaktır. Aksine bir davranış ergen yaştaki kız ve erkek öğrencilerin şiddet ve baskı korkusuyla evden kaçma ve daha kötüsü intihar eylemini arttıracaktır. Bu konuda anne ve babaların daha dikkatli olması gerekir. Karnedeki zayıf yolun sonu ve dünyanın sonu değildir” dediler. "REHAVETE KAPILMAYIN, OKUMAKTAN VAZGEÇMEYİN" Karnelerin verilmesiyle birlikte milyonlarca öğrencinin tatile başlayacağına dikkat çeken GKV Özel Okulları Rehberlik Servisi Koordinatörü İpek Kundak, öğrencilerin tatil rehavetine kapılmak yerine, edindikleri düzenli çalışma sistemini tatile endeksi hale getirmelerini önererek tatil çalışma planı yapmalarını önerdi. Uzmanlar bu konuda öğrencilere yaş gruplarına uygun kitaplar okumalarını, günlük okuma saati uygulamasını planlı bir şekilde sürdürmelerini öneriyor. Uzmanlar konuyla ilgili şunları kaydetti: “Yorucu ve yoğun geçen bir eğitim-öğretim yılının ardından çocuklar güzel bir tatili hak etti. Tatil demek defterleri kitapları atmak, sürekli eğlenmek ve oynamak demek değildir. Eğitim kurumlarında çocuklarımızın edindiği okuma alışkanlığının tatil süresince devam etmesi, farklı alanlarda ve konularda kitapların çocuklar tarafından okunması ve tatil çalışma planı oluşturularak sistemli bir şekilde gelecek yıllarla ilgili hazırlıkların yapılması önemlidir. Çocuklarımızın yaklaşık üç ay sürecek olan yaz tatilinde edindikleri çalışma ve okuma alışkanlığını sürdüreceklerini umuyoruz."

HABERİ SİTEDEN OKU...